Öğrenci Resimleri ve Başarılarının Reklamda Kullanılması: Özel Okulların Hukuki Sorumluluğu
Özel okulların öğrenci fotoğraflarını reklam amacıyla kullanması, hem Milli Eğitim Bakanlığı yönetmeliklerine hem de çocuk haklarına ilişkin uluslararası düzenlemelere aykırıdır. Bu durum yalnızca ebeveyn izniyle çözülebilecek bir mesele değildir; çünkü çocukların mahremiyetini koruma yükümlülüğü, bireysel rızanın ötesine geçerek kamusal bir sorumluluk halini alır.
Mevcut Durum ve Hukuki Dayanaklar
- Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliği, öğrenci bilgilerinin ve görsellerinin reklam amaçlı kullanılmasını açıkça yasaklamaktadır.
- Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne göre çocukların mahremiyet hakkı korunmalıdır.
- KVKK (Kişisel Verileri Koruma Kanunu), çocukların kişisel verilerinin (fotoğrafları dâhil) izinsiz paylaşılmasını yasaklamaktadır.
Buna rağmen birçok özel okul, bu kuralları ihlal ederek öğrencilerin fotoğraflarını reklamlarında kullanmaktadır. Milli Eğitim Bakanlığı’na yapılan şikâyetler üzerine müfettişler inceleme yapsa da, uygulamada bu ihlallerin yeterince yaptırıma tabi tutulmadığı görülmektedir.
Bu durum, yasalara uyanlarla uymayanlar arasındaki adaletsizliği gözler önüne sermektedir. Oysa sistem öyle kurulmalıdır ki yasalara uyanlar büyümeli, kurallara aykırı davrananlar ise bedel ödemelidir.
Bu ihlaller yalnızca okul tanıtımlarında değil; üniversite, spor ve LGS başarılarının duyurulmasında da yaygın şekilde görülmektedir. Milli Eğitim Bakanlığı, bu tür ihlalleri ancak şikâyet geldiğinde inceleyebilmektedir. Ancak burada Özel Okullar Birliği Derneği’ne de önemli bir görev düşmektedir.
Dernek, yalnızca toplantılar düzenlemekle yetinmemeli; aynı zamanda mevzuata aykırı davrananları disiplin altına almalı ve ilgili Milli Eğitim kurumlarına bildirmelidir. Mensuplarını yasal çerçevede desteklemek ve korumak, derneğin en büyük sorumluluğu olmalıdır. Aksi takdirde, yasadışı davrananlar korunmuş, yasalara uyanlar ise cezalandırılmış olacaktır.