Toplumların temelini oluşturan değerler, kuşaktan kuşağa aktarılarak kültürel mirasımızı oluşturur. Bu değerler, sadece doğal aktarım ile değil, aynı zamanda eğitim kurumlarında da öğretilir. Ancak, değerler eğitiminde en önemli nokta, doğru kültürel değerlerin tespit edilmesidir.
Değerler, toplumun geçmişinden gelir ve bu nedenle önemlidir. Ancak, bazen anlaşılması zor olan soyut kavramlar olabilir. Ahlak değerleri, toplumsal kurallara uyma, başkasının haklarına saygı gibi kavramlar her alanda farklı şekillerde ortaya çıkar.
Değerlerin öğretiminde, toplumun geçmişinden gelen gelenekler yeterli olabilir. Ancak, bazı durumlarda okulların ve eğitimin devreye girmesi gerekebilir. Örneğin, bir toplumun hırsızlığı ahlak dışı olarak tanımlaması, belirli bir değerin somut bir şekilde kabul gördüğünü gösterir.
Ancak, okullarda öğrencilere sadece basit somut kavramlar öğretilmemelidir. Örneğin, bir sandalyeyi çalmanın yanlış olduğunu anlatmak yerine, öğrencilere başkasının haklarını ihlal etmenin ahlak dışı olduğunu öğretmek önemlidir. Diğer bir ifade ile soyut algıyı öğretmek önemlidir. Değerler eğitimi, sadece somut örnekler üzerinden verilemez, aynı zamanda soyut kavramlar üzerinde de durulmalıdır.
Okullardaki değerler eğitimi, hem soyut hem de somut kavramlar üzerinde gelişmelidir. Ayrıca, okulların kendi değerlerini belirlemesi ve bu değerler üzerinden eğitim vermesi de önemlidir. Bu değerler, geçmişten gelen geleneksel değerlerle uyumlu olmalı, ancak aynı zamanda çağdaş dünyanın gereksinimlerini de yansıtmalıdır.
Sonuç olarak, değerler eğitimi, toplumun temelini oluşturan bir unsurdur ve okulların bu konuda önemli bir rolü vardır. Öğrencilere sadece bilgi değil, aynı zamanda karakter ve etik değerler de kazandırmak, onları daha sağlıklı ve adil bir toplum için hazırlamak açısından önemlidir.